sitekurucusu Admin
Mesaj Sayısı : 23648 Doğum tarihi : 01/04/65 Kayıt tarihi : 17/02/08 Yaş : 59 Nerden : insanligin oldugu yerden
| Konu: Asker Fıkraları Çarş. Mart 26, 2008 5:34 pm | |
| Bellenmiş
Cephedeki İzlandalıya karısından gelen mektupta şunlar yazılıydı:
-"Erkeklerin hepsi askere alındı, yardım edecek tek kişi kalmadı. Bu yıl bahçeyi benim bellemem gerekiyor."
İzlandalı hemen cevap yazdı:
-"Sakın bahçeyi kazma. Silahların hepsi orada gömülü."
Mektup askeri makamlarca okundu. Bir manga er gelip bahçenin her yerini kazarak silah aradı. Eli boş döndüler... Cephedeki İzlandalı, ikinci mektubunda şöyle dedi:
-" Bahçenin iyice bellenmiş olduğunu sanıyorum. Artık sebzeleri ekebilirsin." -------------------------------------------------------------------- scanner
askerde komutan emir erine seslenmiş:
çabuk bana bir lazer yazici getirin
er gitmiş ve bir askerle geri dönmüş
komutan : bu ne lan
asker: lazer yazıcı komutanım
komutan: nasil oluyor ??
asker: temel, hem laz hem de er ve de yazıcılık yapar.
komutan: ulan iyi ki scanner istemedik... Jip
Temel ile Dursun askerde ucaktan parasutle atlayacaklardir.Komutan yapacaklarini anlatir.
-Once sol ipi cekin eger parasut acilmazsa sag ipi cekin acilacaktir.Asagi inince bir jip sizi bekliyor olacak ona binip geri donersisiz.der.Temel atlar pes inden Dursun`da atlar. Sol ipi cekerler parasut acilmaz ,sag ipi cekerler parasut yine acilmaz.Temel Dursuna havada iken
İZİN
Zorunlu askerligini yapmakta olan genc babaannesine koli icerisinde bir el bombasi yollar, pimine yapistirdigi kagitta;
-Babaannecigim, benim acilen izine gelmemi istiyorsan lutfen bu halkayi yerinden cekip cikar!...
-Ula Dursun bu komutanin dedigi hersey yalan cikiyor istermisun jipde beklemiyor olsun,der.
TOKAT
Bir Yüzbaşı ile emir eri bir trende yolculuk ediyorlar. Aynı kompartmanda çok alımlı bir kız ile annesi de var. Başka kimse yok. Bu iki grup birbirlerini tanımasa da yolculuk sırasında tanışırız diye çok yakın oturmuşlar. Derken tren bir tünele giriyor, ortalık kararıyor. Bir öpücük sesi ve ardından -şırraaak- çok şiddetli bir şamar sesi duyuluyor. Tren tünelden çıkıyor. Herkes şaşkın ne oldu diye birbirine bakıyor.
Genç kız düşünüyor; (Benim yerime annemi öperlerse, işte böyle şamarı yerler..)
Kızın annesi düşünüyor; (Helal benim kıza, öpüldü ama, hemen şamarı yapıştırdı..)
Yuzbaşı düşünüyor; (Ulan asker kızı öptü, şamarı ben yedim...)
Asker gülümsüyor; (İntikamımı aldım daa. Havaya bir öpücük yüzbaşıya bir şamar!!) BUNLARI DUNYADA BIR TEK TURKLER YAPIYOR
- "Nerelisin?" sorusuna cevap aldiktan sonra otomatikman "içinden mi?" diye sormak.
- Amca, hala, dayi, teyze, görümce, kayinço, eniste, elti, bacanak, kaynana, kayinpeder, baldız, yenge, amcaoglu, halaoglu, dayıoğlu, vb. gibi akrabalik terimleri.
- Sigarayı çoraba veya kulak arkasına koymak.
- Dügünlerde, eglencelerde, toplantilarda, vb. içip içip olay çıkartmak.
- Yabancı dil ögrenirken önce küfürleri ögrenmek, yabancılara Türkçe ögretirken önce küfürleri ögretmek.
- Yolculuk esnasinda yanındakine "Yolculuk nere hemserim?" diye sorarak muhabbete baslamak.
- Mektuplarda "büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden" öpüp, "kestane kebap, acele cevap" beklemek.
- Kendini tanıttıktan sonra digğr yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek.
- Japonları kastederek "Adamlar yapmıs abi!" demek.
- Ortaokul ve lisedeki anı - hatıra defterlerine yazarken "bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için..." diye baslamak.
- "Bizim askerdeyken bir çavus vardı..." diye baslayan askerlik anılari.
- "Kim o?" sorusuna "Ben!" diye cevap vermek.
- Telefonu açan kisiye kendini tanıtmadan "Orası neresi?" veya "Sen kimsin?" gibi sorular sormak.
- Neredeyse herkese, herseye takma isim bulmak.
- Misafir gelince hemen çay suyu koymak.
- "Senin paran burda gecmez!" deyip karsıdakinin eline sarılmak.
- Dügün, lokanta, vb. gibi yerlerde masaları birlestirerek oturmak.
- Dügünlerdeki takı merasimleri.
- Otobüs, uçak, hastane, vb. gibi cep telefonu kullanmanın yasak oldugu yerlerde gizli gizli cep telefonu ile konusmak.
- Yüzsüzce rüsvet istedikten sonra abartıp "Helal et!" demek.
- Daha neleeer neler....
- Biz, bizi tanıyormuyuz ?
Karne
Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
-"Getir bakayım şu karneyi!"
-"Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..." | |
|
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Asker Fıkraları Salı Eyl. 09, 2008 1:52 pm | |
| |
|