Acelya
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Acelya

ACELYANIN DÜNYASI DOSTLUGUN VE SEVGININ TEK SIMGESI
 
PortalPortal  AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 İMSAK*************

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sitekurucusu
Admin
Admin
sitekurucusu


Koç
Yılan
Mesaj Sayısı : 23648
Doğum tarihi : 01/04/65
Kayıt tarihi : 17/02/08
Yaş : 59
Nerden : insanligin oldugu yerden

İMSAK************* Empty
MesajKonu: İMSAK*************   İMSAK************* Icon_minitimePaz Eyl. 07, 2008 3:35 pm

İMSAK

Tutmak, yakalamak, "an" edatı ile; terketmek, cimri olmak. Yemeği,
içmeği ve cinsel ilişkide bulunmayı terketmek, oruç tutmak. Zıddı iftar
olup, bu terim; hiç oruç tutmamak, güneşin batmasını müteakip orucu
açmak veya oruç sırasında, orucu bozacak bir beyin yapılması
anlamlarına gelir. İslâm fıkhında oruç böyle tarif edilir: "ikinci
fecirden itibaren güneşin batışına kadar yemekten, içmekten ve cinsel
ilişkiden uzak olmak"

Bu duruma göre, oruç ibadeti imsakla başlar, iftarla sona erer.

Kur'an-ı Kerîm'de şöyle buyurulur: "Fecirde beyaz iplik siyah iplikten
ayırdedilinceye kadar yeyin, için. Sonra orucunuzu geceye kadar
sürdürün " (el-Bakara, 2/187). Beyaz ve siyah ipliğin görünmesinden
maksat, gündüzün aydınlığı ile gecenin karanlığının birbirinden
ayrılmasıdır.

Rivayete göre bu ayet ilk indiğinde "mine'l-fecr (fecirde, fecirden)"
ilâvesi yoktu. Oruç tutacak olanlar bir ayağına siyah, diğerine beyaz
iplik bağlar. Sahurda, bunları açıkça görünceye kadar yemeğe ve içmeye
devam ederdi. Cenâb-ı Hak, iplik örneğinden "gece ile gündüz"ün
kastedildiğini bildirmek üzere, tan yerinin ağarması anlamında, "mine'l
fecr" ilâvesini indirdi (Buhârî, savm, 16, Tefsîru Sûre 2/28; Müslim,
Sıyam, 35; İbn Kesîr, Muhtasaru Tefsîri İbn Kesîr, Tahkîk ve ihtisâr,
Muhammed Alî es-Sâbûnî, Beyrut 1402/1981, I, 165).

Hz. Peygamber de iplik örneğinden gece ile gündüzün kastedildiğini
açıklamıştır. Adiy b. Hâtim (ö. 60/680'den sonra) (r.a.)'dan şöyle
dediği nakledilmiştir: "Yukarıdaki ayet inince, bir siyah, diğeri beyaz
iki tane ip alıp, bunları yastığımın altına koydum. Sahurda bunlara
bakıyor, birbirinden ayırdedilecek kadar tan yeri ağarınca yemeği
içmeyi bırakıyordum. Sabah olunca, Resulullah (s.a.s)'a gidip yaptığım
şeyi ona haber verdim. O, şöyle buyurdu: "Senin yastığın ne kadar da
büyükmüş! Ayette kastedilen, gündüzün beyazlığı ve gecenin
siyahlığıdır. Bunları bir yastığın altına nasıl sığdırırsın'!" (Buhârî,
Savm, 16).

Oruca başlama vakti olan imsak, aynı zamanda sabah namazının kılınma
vaktinin başlangıcını teşkil eder. Yani oruca başlarken sabah namazının
vakti de girmiş bulunur. İmsak vaktini bildiren delil, şu hadislerdir:
Abdullah b. Ömer (ö.74/693) şöyle demiştir: "Resulullah (s.a.s) şöyle
buyurdu:

"Bilâl ezanına gece okuyor. Abdullah ibn Ümmi Mektûm ezan okuyuncaya
kadar yiviniz, içiniz." Hadisi nakleden kişi der ki: İbn Ümmi Mektûm
gözleri görmeyen bir kimse idi. Kendisine; "sabah oluyor" denmedikçe
ezan okumazdı" (Buhârî, Ezân, II, 13, Şehâdet, II, Savm, 17; Müslim,
Sıyâm, 36-39; Tirmizî, Salât, 35; Nesaî, Ezân, 9, 10, Sıyâm, 30; Ahmed
b. Hanbel, II. 9, 57, 123, VI, 44, 54, 185, 186, 433).

Hz. Bilâl'in ezanı, sahur yemeği yiyenleri uyarmak, İbn Mektûm'un ezanı
ise imsakı ve sabah namazının vaktini bildirmek üzere okunan
ezanlardır. Bunlardan ilki fecr-i kâzibte (yalancı fecir), diğeri
fecr-i sadıkta (gerçek fecir) okunmuştur. Hanefi mezhebinin ağırlıklı
görüşüne göre, diğer namazlarda vakit girmeden ezan okumak caiz
olmadığı gibi, fecirde sabah namazı vakti girmeden de ezan okumak caiz
değildir. Hz. Bilâl'in vaktinden önce ezan okuması, namaza davet için
değil, uykuda olan uyansın, oruç tutacak olan sahûrunu hemen yesin,
gece namazında olan kısa kesip vitre başlasın içindir (ez-Zebidî,
Tecrîdi Sarih, terc. Ahmed Naim, Ankara 1983, II, 581). Abdullah b.
Mes'ûd (r.a)'ten nakledilen şu hadis imsâkın başlangıcını daha belirli
hale getirir. Resulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Bilâl'in ezanı
hiçbirinizi sahur yemeğinden alıkoymasın. Çünkü O, henüz gece iken ezan
okur. Amacı da, gece namazı kılmakta olana sabahın yaklaştığını
bildirmek, uykuda olanınızı uyandırmaktır." İmsak vakti olan fecir
başka bir olay olup şöyledir: "Hz. Peygamber burada, parmaklarını
yukarıya kaldırıp; aşağıya doğru dikmiştir. Sonra da şehadet ve orta
parmaklarını üst üste bindirip sağa sola uzatmak suretiyle işaret
yapmıştır" (Buhârî, Ezân, 13, Âhâd, 1, Talâk, 24; Nesaî, Ezân, 11; İbn
Mâce, Sıyâm, 23; Ahmed b. Hanbel, l, 386, 392, 435).

Hz. Peygamber'in parmaklarıyla yaptığı ilk işaret fecr-i kâzib'i tarif
içindir. Çünkü, sabaha karşı doğu ufkunda beliren aydınlık yukarıya
doğru gittikçe incelerek yükselir. Bir süre sonra bu aydınlık
kaybolduğu için buna fecr-i kâzib (yalancı tecir) denilmiştir. Buna
fecr-i evvel denildiği gibi, şekline de "mustatîl aydınlık' denir.
İkinci işaret ise; bütün doğu ufkuna yayılan fecr-i sâdık'ı belirler.
Buna, fecr-i sânî (ikinci fecir) denildiği gibi, şekline de "musta'rız
aydınlık" adı verilir (bk. ez-Zebîdî, a.g.e, II, 586).

Kur'an-ı Kerîm'de seher vaktinde, istiğfar edenler övüldüğü gibi (Âlu
imrân, 3/17), Hz. Peygamber tarafından sahura kalkılması teşvik
edilmiştir. Hadislerde şöyle buyurulur: "Sahur yapınız. Şüphesiz
sahurda bereket vardır"(Nesâî, Sıyâm, 18, 19; İbn Mace, Sıyâm, 22;
Dârimî, Savm, 9; Ahmed b. Hanbel, II, 377, 477, III, 32, 99, 2 1 5,
229, 243, 258, 28 1). "Oruc tutnak isteyen kimse, bir şeyle sahur
yapsın"(Ahmed b. Hanbel, III, 367).

Diğer yandan sahurun geciktirilmesi, iftarın ise acele yapılması istenmiştir (Nesaî, Sıyam, 23, Ahmed b. Hanbel, V, 147).

Oruç tutacak kimsenin sahura kalkması müstehap olup, oruca niyet yerine
geçer. Ancak niyetin dil ile yapılması mendup sayılmıştır. Oruca,
gecenin başlangıcından, ertesi günün kaba kuşluk vaktine kadar
niyetlenmek mümkün ise de, imsak vaktinden sonra orucu bozacak bir
halin vukuu durumunda, artık niyet geçerli olmaz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acelya.forumakers.com
 
İMSAK*************
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Acelya :: RAMAZAN ÖZEL-
Buraya geçin: