Acelya
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Acelya

ACELYANIN DÜNYASI DOSTLUGUN VE SEVGININ TEK SIMGESI
 
PortalPortal  AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayýt OlKayýt Ol  Giriþ yapGiriþ yap  

 

 ÝFTAR<´´´´´´´´´´

Aþaða gitmek 
YazarMesaj
sitekurucusu
Admin
Admin
sitekurucusu


Koç
Yýlan
Mesaj Sayýsý : 23648
Doðum tarihi : 01/04/65
Kayýt tarihi : 17/02/08
Yaþ : 58
Nerden : insanligin oldugu yerden

ÝFTAR<´´´´´´´´´´ Empty
MesajKonu: ÝFTAR<´´´´´´´´´´   ÝFTAR<´´´´´´´´´´ Icon_minitimePaz Eyl. 07, 2008 3:36 pm

ÝFTAR

Orucu bozmak, orucu açmak, ramazanda akþam yemeði, oruç bozma vakti.
iftarýn zýddý, yani oruca baþlamak, "imsâk" terimiyle ifade edilir.
Orucun baþlangýç ve sonu Kur'an Kerîm'de þöyle belirlenir: "Fecirde
beyaz iplik siyah iplikten ayýrdedilinceye kadar yeyin, için. Sonra
orucunuzu geceye kadar devam ettirin" (el-Bakara, 2/187). Ayetteki
siyah iplik gece; beyaz iplik ise gündüz anlamýnda kullanýlmýþtýr.
Oruçta gündüzün baþlangýcý, Ýslâm âlimlerinin büyük çoðunluðuna göre,
ikinci fecirden (fecr-i sadýk) itibarendir. Sona ermesi ise güneþin
batmasýdýr (et-Taberî, Câmiu'l-Beyân, Mýsýr 1388/1968, II, 177 vd.; ibn
Kesîr, Muhtasaru Tefsîri Ýbn Kesîr, Beyrut 1402/1981, l, 165, 166). Hz.
Peygamber siyah ve beyaz iplikten gecenin karanlýðý ile gündüzün
aydýnlýðýnýn kastedildiðini belirtmiþtir (bk. Buhârî, Tefsîru Sûre,
2/28; Müslim, Sýyâm, 33; Ebû Dâvud, Savm, 17; Dârimî, Savm, 7).

Bu ayetteki; "Orucu geceye kadar tamamlayýnýz" ifadesi, iftarýn güneþ battýktan sonra yapýlmasýný gerektirir.

Hz. Peygamber, bir ramazan günü yolculuk sýrasýnda güneþ batýnca, Bilâl
(r.a)'e bir þeyler hazýrlamasýný söylemiþ, henüz güneþ ýþýklarýnýn tam
kaybolmadýðýný gören Hz. Bilâl'in tereddüt etmesi üzerine þöyle
buyurmuþtur: "Gündüz sona erip, gecenin doðu taraþtan girdiðini
gördüðümüz zaman oruçlunun iftar vakti gelmiþtir" (Buhârî, Savm, 33,
34, 35; Müslim, Sýyâm, 51, 53; Dârimî, Savm, 11). Hadis-i þeriflerde
iftarýn acele yapýlmasý, geciktirilmemesi istenmiþtir. "Ýnsanlar iftarý
acele yaptýklarý sürece, hayýr üzere devam etmiþ olurlar" (Buhârî,
Savm, 45; Müslim, Sýyâm, 48; Tirmizî, Savm, 13; Ýbn Mâce, Sýyâm, 24;
Dârimî, Savm, 11; Mâlik, Muvatta', Sýyâm, 6, 7; Ahmed b. Hanbel,
Müsned, V, 147, 172, 331, 334, 337)

Bir Kudsî hadiste þöyle buyurulur: "Kullarýmýn bana en sevimli olaný,
onlarýn iftarda en acele edenidir" (Tirmizî, Savm, 13; Ahmed Ýbn
Hanbel, II, 238, 329).

Enes b. Mâlik (r.a)'ten, Hz. Peygamber'in iftar etmedikçe akþam namazý
kýlmadýklarý, hiç deðilse bir yudum su içtikleri rivayet edilmiþtir.
Ýftarda acele etmenin sebebi þudur. Yahudi ve Hristiyanlar, oruçlu
olduklarý zaman iftarý yýldýzlar görülünceye kadar geciktirirlerdi.
Onlara benzememek için iftarý acele yapmak müstehap sayýlmýþtýr. Sahuru
son vaktine kadar geciktirmek de müstehaptýr (Kâmil Miras, Tecrîd-i
Sarîh Tercemesi, Ankara 1984, VI, 286).

Hz. Peygamber ümmetine visal orucunu yasaklamýþtýr. Visal; bir günün
orucunu, baþka günün orucuna yemeksizin ve içmeksizin birleþtirmektir.
Enes b. Mâlik'ten rivayete göre, Hz. Peygamber (s.a.s); "Bir günün
orucunu öbür günün orucuna eklemeyiniz" buyurmuþ. Ashâb-ý Kirâm'ýn "Yâ
Resulullah, siz oruçlarý birbirine ekliyorsunuz" demeleri üzerine; "Ben
sizin gibi deðilim. Rabbim tarafýndan yedirilirim ve içirilirim"
cevabýný vermiþtir (Buhârî, Savm, 48, 49, Ý'tisâm, 5; Tirmizî, Savm,
62; Dârimî, Savm, 14; Müslim, Sýyâm, 59; Ebû Dâvud, Savm, 24). Visal
orucu Hz. Peygamber'e mahsus amellerdendir. Çünkü iki-üç gün süreli bir
oruçta Cenab-ý Hak peygamberine güç verir. Nitekim hadiste bu hususa
iþaret edilmiþtir. Ayný güç ve kuvvete ümmeti nâil olamayabilir (Ýbn
Kesîr, a.g.e, I, 167; K. Miras, a.g.e, VI, 290, 291).

Hz. Peygamberden iftar ederken okuduðu bazý dualar nakledilmiþtir:

"Allahümme leke sumtü ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ
rýzkýke eftartü, fe tekabbel minnâ. Ýnneke Sumte's-semiu'l-âlim."

Anlamý: "Allahým! Senin için oruç tuttum. Sana iman ettim. Sana güvenip
dayandým. Rýzkýnla iftar ettim. Bizden bunu kabul buyur. Þüphesiz Sen,
her þeyi iþiten ve bilensin"

Baþka bir dua þöyledir: "Zehebe'z-zamen, ve'bteleti'l-urûku ve sebete'l ecru inþâallah"

Anlamý: "Susuzluk gitti. Damarlar ýslandý. Ýnþâallah sevap sâbit oldu"
(bk. Ýbn Mâce, Sýyâm, 48; Ýbn Kayyim, Zâdü'l-Meâd, II, 52).

Kýsaca þöyle de dua edilebilir: "Ya vâsia'l-maðfireti. vaðfirlî ve li vâlideyye ve li'l-mü'minîne yevme yekûmu'l hýsâb"

Anlamý: "Ey baðýþlamasý bol olan Allah'ým! Beni, ana-babamý ve bütün
müminleri hesap gününde maðfiret et" (bk. Ýbrâhim Sûresi, 14/41;
Tirmizî, Dua, 82).

Hadîs-i þerifte þöyle buyurulmuþtur: "Üç kimsenin duasý reddolunmaz;
Âdil hükümdarýn duasý, Ýftar sýrasýnda oruçlunun duasý, mazlumun duasý,
Allahü Teâlâ bu dualarý semâya yükseltir, gökyüzünün kapýlarýný açar
ve"izzet ve celâlime yemin olsun ki, bir sure sonra da olsa, sana
yardým edeceðim" diye yemin eder" (el-Azîzî, es-Sirâcü'l-Münîr Þerhu'l
Câmii's-Saðîr, II, 182; Ýbn Kayyim el-Cevziyye, Zâdü'l-Meâd, II, 52).

Resulullah (s.a.s) iftar zamanýnýn sevincinden söz ederken þöyle
buyurmuþtur: "Müminin kendisiyle neþelendiði iki sevinci vardýr. Birisi
iftar vaktindeki oruç bozma sevinci, diðeri Rabbýna kavuþtuðu zamanki
(orucunun mükâfatý ile) sevincidir" (Buhârî, Savm, 9; Müslim, Sýyâm,
163, 165; Nesaî, Sýyâm, 42; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 232, 273, 516,
III, 5).
Sayfa baþýna dön Aþaða gitmek
https://acelya.forumakers.com
 
ÝFTAR<´´´´´´´´´´
Sayfa baþýna dön 
1 sayfadaki 1 sayfasý
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Acelya :: RAMAZAN ÖZEL-
Buraya geçin: