Acelya
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Acelya

ACELYANIN DÜNYASI DOSTLUGUN VE SEVGININ TEK SIMGESI
 
PortalPortal  AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sitekurucusu
Admin
Admin
sitekurucusu


Koç
Yılan
Mesaj Sayısı : 23648
Doğum tarihi : 01/04/65
Kayıt tarihi : 17/02/08
Yaş : 59
Nerden : insanligin oldugu yerden

Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Empty
MesajKonu: Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı   Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Icon_minitimePaz Eyl. 07, 2008 4:26 pm

Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı

24 Nisan 2007Turgay İPEK/ERZURUM, (DHA)ERZURUM'daki,
Atatürk Üniversitesi Türk- Ermeni İlişkilerini Araştırma Merkezi Müdürü
Yard.Doç.Dr. Erol Kürkçüoğlu, Ermeniler tarafından katledilen 3 bin
Türk'ün anısına yaptırılan Yanıkdere Şehitliği'nde, kar yağışı ve tipi
altında Ermeni tezlerini yalanladı.

Yard. Doç. Dr.
Erol Kürkçüoğlu, şehitlikte Ermeniler'in iddialarının aksine 24 Nisan
1915 tarihinde soykırım olmadığını anlatırken, “Osmanlı Hükümeti'nin 27
Mayıs 1915 tarihli çıkardığı ‘Soykırım Kanunu' değil, ‘Sevk ve iskan'
kanunudur. Techir Kanunu, Müslüman Türk ahaliye yönelik katliam yapan
Taşnak, Hınçak, ve Ramgavar Ermeni Çetelirini kapsamakta idi” dedi.
Yard.Doç.Dr. Kürkçüğlu, şöyle devam etti:
“Yanlış, suni bilgi ve belgeler
üzerinde inşa edilen dış politikalar, tarihte her zaman yok olmaya,
iflas etmeye mahkumdur. 24 Nisan'da Ermeniler Van'da 10 bin Türkü
katletmiştir. Şu an bulunduğumuz Yanıkdere Şehitliği'de katledilen 3
bin Türk anısına yapılmıştır. Burasının adına ‘Yanıkdere' verilmesinin
tek nedeni insanların yakılarak öldürülmesindir. Doğu Anadolu'da 185
toplu mezar tespit ettik. Toplu mezarları tek tek açarak, gün yüzüne,
tarih ve belgelerle sunuyoruz. Ama Ermeniler hâlâ utanmadan kalkıp
‘Türkler bizi öldürdü’ diyor. Bazı yandaş ülkeler de Ermeniler'e çanak
tutuyor. Türk halkı en kötü gününde bile yardım elini uzatacak kadar
asil bir toplumdur. Eğer tarihte Türk devletleri ülke sınırları içinde
yaşanan azınlık milletlere soykırım ve asimilasyon politikaları
uygulamış olsa, bugün Kafkasya'nın, Balkanlar'ın ve Ortadoğu'nun
haritası yeniden çizilmesi gerekirdi. Başta Ermenistan olmak üzere,
birçok devlet ve millet mevcut olmayacaktı.”
Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni
İlişkilerini Araştırma Merkezi Müdürü Yard.Doç.Dr. Erol Kürkçüoğlu,
Ermeniler'in kendilerini haklı göstermeye çalıştığı 24 Nisan tarihi ile
ilgili tezlerini çürütmek için tek başına karşı koymasının yeterli
olacağını öne sürdü. Yard.Doç.Dr. Kürkçüoğlu şöyle konuştu:
“Atalarımız ne demişler; ‘Bir Türk
dünyaya bedeldir.’ Benim elimdeki belgeler de Ermeniler'e yetecek
kadardır. Onun için kara kışta çok sayıda insanı şehitliğe getirmek
istemedik.”

http://www.osmanli700.gen.tr/trindex.html
http://www.canakkale.gen.tr/
http://www.ermenisorunu.gen.tr
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acelya.forumakers.com
sitekurucusu
Admin
Admin
sitekurucusu


Koç
Yılan
Mesaj Sayısı : 23648
Doğum tarihi : 01/04/65
Kayıt tarihi : 17/02/08
Yaş : 59
Nerden : insanligin oldugu yerden

Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Empty
MesajKonu: Geri: Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı   Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Icon_minitimePaz Eyl. 07, 2008 4:27 pm





Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Alt_01Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Alt_02http://banner.haberanaliz.com/n.php?...isorunu.gen.trTek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Alt_04Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Alt_05Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Alt_06| Ana Sayfa | Site Haritası | Görüşler | Üyelik | Desteğinizi Bekliyoruz | E-Posta |



Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Ustby Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkGENEL BAKIŞ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkTÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERİ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkSORUNUN ORTAYA ÇIKIŞI Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkERMENİ KATLİAMLARI » Genel Değerlendirme
» Van-Erciş-Cavuşoğlu Katliamı
» Kars-Subatan Toplu Mezar Kazısı
» Van-Zeve Toplu Mezar Kazısı
» Erzurum-Dumlu Katliamı
» Iğdır Oba Köyü Katliamı
» Iğdır Soykırım Anıtı ve Müzesi
» Tablolar
» Azerbaycan Katliamları
» Ermenilerin Ermenilere Zulmü
» Gaziler ve Görgü Tanıkları



Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Ok24 NİSAN 1915 Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkYER DEĞİŞTİRME (TEHCİR) Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkERMENİ TERÖRÜ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkŞEHİT DİPLOMATLAR Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkÖNEMLİ SORULAR VE YANITLARI Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkKRONOLOJİ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkFOTOĞRAF ALBÜMÜ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkARŞİV BELGELERİ Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkBİBLİYOGRAFYA Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkLİNK VERENLER Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı OkATATÜRK'TEN ERMENİ SORUNU

| Kampanyalar | Ropörtajlar | Makaleler | CD-ROM |


ERMENİLERİN ERMENİLERE ZULMÜKomitacı
Ermeniler sadece Türkleri katliama tabi tutmakla kalmamış, aynı zamanda
durumlarından şüphelendikleri ve Türklerin tarafını tuttuğunu
düşündükleri Ermenilere de çeşitli zulümler yapmışlardır.



1890 Temmuzundaki
Kumkapı gösterisinden sonra Hınçak Komitesi, durumlarından
şüphelendiği, hükümet taraftarı kabul ettiği Ermenilere suikastlar
uygulamaya başlamıştır.


Avukat Haçik, 15 yaşında Armenak adında bir Ermeni tarafından öldürülmüştür.

Gedikpaşa Kilisesi vaizi Dacad Vartabet, parçalanmıştır.

Ruhani Meclis'e üye seçilen Mampre Vartabet, hükümete ajanlık ettiği için suikasta uğramış ve yaralanmıştır.

Patrik Aşıkyan'ın
komitenin planlarını hükümete haber vermiş olmasından şüphe edilmiş, bu
sebeple, komite tarafından kur'a ile görevlendirilen Diyarbakırlı Agop
adında bir Ermeni genci tarafından 28 Mart 1894 günü kendisine
patrikhane kilisesinde bir suikast yapılmıştır. Suikastçının kullandığı
Karadağ tabancası bozuk olduğu için ateş almamış, genç Ermeni
tutuklanmıştır.

10 Mayıs 1894'te
Hınçak Komitesi; Aşıkyan'ın arkadaşı kabul ettikleri Simon Maksut'a,
Galata'da Havyar Hanı önünde iki komiteci vasıtasıyla suikast
yaptırmışlardır.

Bu suikastlar hakkında Fransız elçisi Mösyö Cambon, 27 Mart 1894 tarihinde Fransa Dışişleri Bakanlığı'na şu bilgiyi vermiştir:

"Cambon'dan Casimir Perier'ye

Beyoğlu: 27 Mart 1894

Geçen Pazar günü
Patrik Aşıkyan, ayinden sonra patrikhaneye dönmek üzere Kumkapı
Kilisesi'ni terk ederken on sekiz yarlarında bir Ermeni genci,
tabancası ile nişan alarak üstüne birkaç defa ateş etmiştir. Silah
bozuk olduğundan, patriğe hiçbir kurşun isabet etmemiştir. Patrik
bayılmış ve evinde tedavi görmüştür. Genç Ermeni karakola götürülmüş ve
cinayetin sebebi konusunda sorguya çekilince Aşıkyan'ın Ermenilerin
düşmanı olduğunu, sık sık hükümete ihbarlar yaptığını ve Ermenilerin de
milleti bu adamdan kurtarmak için and içtiklerini söylemiştir. Aynı
zamanda kendisinin ve mezhepdaşlarının padişaha bağlı olduklarını
belirtmiştir.

Cambon"

Mösyö Cambon'un 3 Haziran 1894'te gönderdiği mesajda ise şöyle denilmektedir:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acelya.forumakers.com
sitekurucusu
Admin
Admin
sitekurucusu


Koç
Yılan
Mesaj Sayısı : 23648
Doğum tarihi : 01/04/65
Kayıt tarihi : 17/02/08
Yaş : 59
Nerden : insanligin oldugu yerden

Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Empty
MesajKonu: Geri: Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı   Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı Icon_minitimePaz Eyl. 07, 2008 4:27 pm

"Cambon'dan Dışişleri Bakanı Hanotaux'ya

Beyoğlu: 3 Haziran 1894

Son günlerde
İstanbul'da Ermeni cemaatinden birine suikast yapılmıştır. Bugün
tehlikeden kurtulmuş olan bu şahıs, Patrikhane kapı kahyası ya da baş
tercümanı, zengin bir banker, Harbiye Bakanlığı müteahhitlerinden Simon
Maksud Bey'dir. Patrikhane halk meclisi üyelerinden olan Maksud Bey,
çoktan beri mezhepdaşlarınca Türklere satılmış ve millet haini olarak
tanınmıştı.

Geçen yıl,
Ermenilere Sultan Mecit tarafından verilmiş olan anayasanın kutlanması
padişah tarafından yasak edildiği zaman Maksud Bey, bu yasağın
kaldırılması hakkında teşebbüste bulunulmasını reddetmiştir. O zamandan
beri Ermenilerin tahrikçi ve fesatçılarının şiddetle nefretini çekmişti.

Kendisini öldürmeye teşebbüs eden Van'lı Ermeni hamalları, Kürtlerden, Türk memurlardan Van'da çok sıkıntı çekmiş kimselerdir.

Siyasi bir
cinayet karşısında bulunduğumuz şüphesizdir. Katiller, Ermeni
komiteleri tarafından yazılmış belge ve mektupları taşıyorlardı.
Kendileri Levon adında biri tarafından para verilmek suretiyle bu iş
için tutulmuş olduklarını kabul etmişlerdir. Bunlara silah vermek
suretiyle komiteler, patriğe yapılan suikasttan sonra Türk dostu olan,
milli davaya ihanet etmekle suçladıkları yüksek Ermeni sınıflarına
mensup kimselere karşı bu suretle bir uyarıda bulunmak istemişlerdir.

Bu hareketleriyle
komiteler, artık illerde değil, merkezi hükümette darbelerini indirmek,
faaliyetlerine daha büyük bir alan temin etmek ve padişah üzerinde
kuvvetli bir etki yapmak istemişlerdir.

Bu suikasttan, padişah çok heyecanlanmıştır. İstanbul'da polis tarafından yapılan birçok tutuklama da bunu kanıtlar.

P. Cambon"

Kumkapı
gösterisinden sonra Hınçak komitesinin İstanbul şubesi başkanı Murad
(Hamparsum Boyacıyan)'dır. Hınçak temsilcisi olarak da Kafkasya'dan
Vart Badrikyan gelmiştir. Badrikyan bir-iki ay sonra tutuklanmış, ancak
Rus tebaası olduğu için Rusya elçiliği tarafından alınmıştır. Bunun
yerine yine Kafkasya'dan Ardavazt Ohancanyan gönderilmiştir.
Suikastlar, bu temsilciler zamanında ortaya çıkmıştır(1).

Ermenilerin
Ermenilere zulümleri sadece suikastlardan ibaret değildir. İsyanlar
için para teminine çalışan Ermeni komitecileri, çok sayıda Ermeni
vatandaşını soymuşlardır. Nitekim mütarekede büyük rol oynamış meşhur
Pantikyan'ın asıl adı Rezi Yalkın olan M. Sıfır'a verdiği şu bilgi son
derece çarpıcıdır:

"Şu ciheti
bilhassa tebarüz ettirmek isterim ki, o sıralarda Anadolu'nun muhtelif
mıntıkalarında yapılan isyan hareketlerine mukabele olmak üzere Kürt ve
Türklerin yaptıkları baskınlarda, Ermenilerin maruz olduğu maddi zayiat
nispeti, Hınçakların İstanbul'da yaptıkları bu soygunculukta ele
geçirdikleri servetler yekununun, emin olunuz ki, yüzde birini bile
tutmayacak kadar azdı. Komitacılar, İstanbul Ermenilerini o kadar
insafsızca soymuşlardı. Birçok zenginleri on paraya muhtaç bir vaziyete
sokmuşlardı.

Bu soygunculuğu
rakamla göstermek, yeni Ermeni nesline ibretli bir ders vermek için, o
zaman gasp edilen para miktarları ile sahiplerinin isimlerinden
hatırımda kalanları şu sütunlara sıralamayı faydalı görüyorum:

Hınçak
komitesinin Bakırköy, Yedikule ve Samatya taraflarında meşhur
fesatçılardan Van'lı papaz Murat Irakliyan'ın reisliği altında
soygunculuk yapan bir heyeti, yalnız fakir Ermeni esnaf ve zenaat
sahiplerinden yirmi iki bin altın toplamış ve ayrıca halı tüccarı
Karnik Sümbülyan'dan altı bin, manifaturacı Nişan Şahpazyan'dan beş
bin, zahireci seyyarlardan on üç bin altın almışlardı.

Yenikapı, Kumkapı
semtlerindeki soygunculuk da bundan aşağı değildi. Bütün küçük esnaf ve
zenaatkarların varı yoğu alınmış, sayılı varlıklıların kasaları adeta
boşaltılmıştı. Hatıralarım eğer beni aldatmıyorsa, bu semtlerdeki
vurgunun yekunu da otuz bin altını bulmuştu.

Galata ve
Beyoğlu'nu haraca bağlayanlar, soygunculuğun en büyük rekorunu
kırmıştı. O zamanın sayılı mücevhercilerinden yalnız İstepan adındaki
bir Ermeni zengininden otuz bir altın alınmış ve vurgunun bu semt
yekunu yüz bin altını bulmuştu. Patrikliği de ele geçiren İzmirliyan,
komitenin beş gizli hafiyesi Mığır'la, papaz Murat Iraklıyan'ı, Halepli
Musdiç Keşişyan ve arkadaşları o günün azametli birer varlıkları
olmuştu.

O zamanın
komitecileri, bu paralardan mühim bir kısmının saray adamlarına
verildiğini söylemişlerdi. Fakat, bu sözler tamamıyla yalandır. Çünkü,
Murat Iraklıyan, bu soygunculuktan on sene sonra kaçarak olarak
Sofya'da bulunduğu sırada, hadiseyi bütün açıklığı ile bizzat babama
anlatmış, kendi hissesine düşen otuz bin altının o zaman İzmirliyan
tarafından zorla elinden alındığını da yana yakıla söylemeyi
unutmamıştır(2)."

Yüzüncü Yıl
Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Oktay,
Ermenilerin Ermenilere zulmü konusuyla ilgili son derece çarpıcı bir
örnek tespit etmiştir:

"İkinci
Meşrutiyet'in ilanından sonra oluşan siyasi atmosfer sonrası Van'da
belediye başkanlığı, Van idare meclisi azalarından Bedros Kapamacıyan
isminde bir Ermeni'ye 1909 yılı ortalarında teslim edilmiştir. Şehir
nüfusu Müslüman çoğunluğa sahip olmasına rağmen hiçbir ayrıma uğramadan
Kapamacıyan Efendi herkesin teveccühünü kazanarak aza seçilmiş,
dolayısıyla Müslümanların da oyunu almıştı. Zira yapılan seçim
neticesinde 10 idare meclisi azasından ikisi Ermenilerden seçilmişti.

Yöneticiliği
esnasında halkı memnun eden ve fakat Taşnak ve Hınçak komitelerine
karşı daima Devlet-i Osmaniye'den yana tavır koyan Kapamacıyan Efendi,
Van'da yaşayan Türk ve Ermeni toplumunun huzur ve refahı için hizmet
etmiştir. Belediye reisi Kapamacıyan, halkın huzuru ve şehrin geleceği
için canla başla çalışırken Ermeni Patriği, Ermeni meselesini Avrupa
devletleri nezdinde canlı tutabilmek için Taşnak komitesiyle işbirliği
yaparak Van ve civarında bazı tertip ve provokasyonlara girişmiştir.

Bu tertipler
doğrultusunda Van'da nisan 1912 de bir dizi yangınlar çıkmış ve bu
yangınlarda bazı Ermenilerin de evleri yanmıştı. Patrik bu yangın ve
provokasyonlar meselenin belediye reisi ağzıyla Avrupa elçiliklerine
rapor edilmesini yani Müslümanların Ermenilerin mallarını canlarını her
an ortadan kaldırmaya hazır olduğunu, bu olayları Müslümanların
çıkardığını bildirmesini istemiştir. Belediye reisi Kapamacıyan Efendi
ise, meselenin böyle olmadığını yangını Ermeni Taşnak komitelerinin
çıkardığını anlatan bir rapor göndermiştir.

Yıllardır Van
merkezinde büyük bir gayret içerisinde çalışan ihtilalci Ermenilerin
işlerini zora sokan Kapamacıyan Efendi'nin yaşaması artık komite için
hazmedilemez bir durumdu ve Reis hakkında infaz kararı çıktı.
Teorilerini Ermeni-Türk çatışması üzerine kuran ihtilalci çeteler, daha
önceleri de Ermeni ileri gelenlerinden Osmanlı devletine destek vererek
halkın üzerindeki kendi hakimiyetlerini yok edenlere karşı suikastlar
düzenlemişler, böylece korku salarak aleyhlerinde oluşacak muhalefeti
de ortadan kaldırmış olacaklardı.

Sık sık tehditler
alan Van belediye reisi Kapamacıyan Efendi 10 Aralık 1912 günü, isminin
üzerine kara haç basıldığından habersiz bir şekilde kalabalık aile
efradıyla akşam vakti akrabalarından Marcidciyan Efendi'nin isim koyma
günü kutlamalarına misafir olarak gitmek için evinden dışarı çıkıp
kapısında bekleyen kızağa bindi. Bu esnada evin etrafında tertip alan
Taşnakçı bir grup, kalabalığın üzerine yaylım ateş açmağa başladı.
Hazırlıksız ve korumasız bir şekilde yakalanan Reis kafasına isabet
eden iki adet kurşunla cansız bir şekilde yere yığıldı.

Başkanın evi
Bağlar mevkiinde olduğundan en yakın karakol on dakika mesafedeydi.
Bunun için jandarma olay mahalline yetişinceye kadar katiller
karanlıktan da istifade ederek kaçtılar. Bağlar mevkii büyük bir
çoğunlukla Ermenilerin iskan ettiği bağlık bahçelik bir mahalle olup
Taşnak komitesinin en güçlü olduğu yerdir. Bu yüzden katillerin kaçıp
saklanması oldukça kolay olmuştur.

Olayı görenlerin
ifadeleri alınmağa başlandı. Katillerin eşkal ve haklarında bilgiler
yavaş yavaş ortaya çıkıyordu. Özellikle Reisin oğlunun verdiği ifadeden
anlaşıldığına göre Karakin ve arkadaşı bu cinayeti işlemiş olabileceği
ortaya çıkıyordu. Böylece katillerin aşağı yukarı belirmesi Müslüman
ahali ile Ermeniler arasında çıkması olası bir karışıklık önlenmiş oldu
Hızlı bir şekilde operasyonlar yapılarak Karakin yakalanmış ve ismini
tespit edemediğimiz arkadaşı ise kaçmayı başarmıştı.

Olayı
gerçekleştiren ekibin içerisinde arabasıyla bulunan ve daha önce Van'a
silah sokmak suçlarından aranan arabacı Potur, Saraç Osep, kuyumcu
Karakin, olaydan sonra Karagündüz köyüne kaçan ve Taşnak komitesinin
önde gelen üyesi ve Kapamacıyan efendinin öldürülmesini planlayan Sahaf
lakaplı şahıslar da sıkı bir takipten sonra yakalanmışlardır. Olay
anından beri kayıp olan katil Karakin'in arkadaşı daha sonra
yakalanarak hapishaneye konulmuştur.

Van'da Taşnak
komitesi mensuplarının çıkardığı Azadamart gazetesi köşe yazarlarından
Viramyan Efendi'yle Ermeni mektepleri müfettişi ve Taşnak komitesinin
Van sorumlusu Aram Manukyan Efendi'nin ve bazı ileri gelen Taşnak
komitesi üyelerinin bir kısmı Belediye başkanı Kapamacıyan Efendi'nin
öldürülmesinin azmettiricisi olarak tutuklanmalarına karar verildi.

Ermeniler
tarafından oldukça fazla sevilen Kapamacıyan Efendi'nin katli üzerine
hızlı bir şekilde gidilmesi, katillere gerektiği ceza verilemese bile
en azından yakalanmaları, ahali arasında memnuniyetle karşılandı.
Katillerin Ermeni olması ise, Ermeniler içerisinde derin bir üzüntü
meydana getirdi. Kapamacıyan'ın icra edilecek cenaze merasimi için
gerekli tedbirler alınarak asayişin bozulmamasına özen gösterildi.

Cenaze merasime
yabancı misyon şeflerinden İngiliz, Rus, Fransız konsolosları da
katıldılar. Bunun yanında merasime askeri erkandan kimse iştirak
etmediği gibi cenazede Taşnak komitesinden de hiç kimse bulunmamsı
manidardır. Taşnak komitesi bu tavrıyla açıktan reisi öldürdüğünü net
bir tavırla sevenlerine ve düşmanlarına bir gözdağı vesilesi yapmıştır.

İhtilalci Taşnak
Ermenileri emellerine ulaşabilmek için gözünü bile kırpmadan kendi
insanlarını öldürebiliyorlardı. İhtilal için uygun ortamın
oluşturulabilmesi için her türlü eylemi göze alan komiteciler
faaliyetlerini bir sistematiğe bağlayarak yaptıkları çalışmalar
Rusların da yardımıyla netice vermiş ve Van'ı geçici olarak işgal
etmişler, Ekim 1917 Bolşevik ihtilaliyle Ruslar geri çekilince Van
tekrar Türklerin eline geçti(3)."

Oktay, Ermenilerin Ermenilere zulmü konusunda Altan Deliorman'dan şu satırları nakletmektedir:

"Ermeniler
Anadolu'da faaliyetlerini sürdürürken bir taraftan da İstanbul'da
kendilerine yüz vermeyen dindaşı Ermenileri katlediyorlardı. Avukat
Haçik, Gedikpaşa kilisesi başpapazı Dacad Vartabet, tüccar Karagözyan,
kandilci Onnik, Apik Uncuyan, polis memuru Markar, Meclis-i ruhani
üyesi Mampre Vartabet, Hacı Dikran Mıgırdıc Tütüncüyan Ermeni çeteciler
tarafından katledilen yüzlerce Ermeni'den sadece birkaçıdır(4)."



KAYNAKLAR


(1) Uras, Esat-; Tarihte Ermeniler ve Ermeni Meselesi, Belge Yayınları, İstanbul 1987, s. 469-471.

(2) Banoğlu, Niyazi Ahmet-; Gündüz Matbaası, Ankara 1976, s. 24-25.
(3) Oktay, Doç. Dr. Hasan-;
"www.ermenisorunu.gen.tr/makaleler"
(4) Deliorman, Altan-; Türklere Karşı Ermeni Komitecileri, İstanbul 1975, s. 31.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acelya.forumakers.com
 
Tek başına şehitlikte Ermeniler'in iddialarını yalanladı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Acelya :: BIZIM YÜREGIMIZDE ÖLMEYEN SEHITLERIMZE ÖZEL KÖSE-
Buraya geçin: