15 Nisan 2009 Çarşamba ~ Günün Hikayesi
Prematüre Aşklar
- Her çiçek mevsiminde açar
beni neden erken çağırdın
diye sordu kadın
- Bilmiyorum
seni bu mevsim yetiştirebilirim sanmıştım ama sen soldun
diye cevap verdi adam.
Tutunamıyor aşklar gündüzlerin maskeli yüzlerinde..hep geceleri bekliyorlar
gecelere susuyorlar
gecelerden medet umuyorlar..Kapının her çalınışında
acaba kim
sorusu yerini
acaba hangi aşk
sorusuna bırakıyor ve aşklar umutların içinde yaşam mücadelesi verirken
insanlar bu mücadelenin içine umut depolamaya çalışıyor. “Umutlarımı kim rehin tutuyor?” diye bağırıyor birisi. Kimse duymuyor
cevap vermiyor ve rehin tutulan umutlar bağırışların içinde kimliğini ve sahibini arıyor. Alt alta verilen ilanlar göze çarpıyor gazete köşelerinde:
- Umudumu kaybettim
hükümsüzdür.
- Aşkımı kaybettim
hükümsüzdür.
- Kendimi kaybettim
hükümsüzdür.
Çoğalıp gidiyor ilanlar
okuyanların şaşkın bakışları arasında. Herkes kapsama alanı içinde aşklar yaşamak istiyor ama çekim alanının içine girmeye korkuyor..Çelişkiler hayatımızın öğütülmemiş yüzü. Kendi yüreğimizle bile bazen çelişkiye düşüyoruz...İşte bu yüzden hep korkuyla besleniyoruz ve sağlıksız aşklar getiriyoruz dünyaya. Normal kilosunda olmayan
çelimsiz ve prematüre aşklar..Herkes yaşayacağını söylüyor
biz yaşayacağına inanarak dualar ediyoruz ve kötü haber bir anda geliyor kulaklarımıza; “üzgünüz
aşkınızı kaybettik....!”.. Ne ağlamak geri getiriyor kaybettiklerimizi ne de ağıtlar yakmak..Çünkü bizler korkuyla besleniyoruz ve bu böyle devam ettikçe
sağlıksız aşklar hep bizimle olmaya devam edecek..
Tutunamıyor aşklar gündüzlerin maskeli yüzlerinde. “Aşklarınızı tutun ve korkutmayın..” diye sesleniyor bir çocuk.. “Geceleri beklemesin aşklar..gündüzleri de soyunabilsinler..” diye karışıyor biri.. “ve kapsama alanı içinde yaşasınlar..” diye ekliyor yaşlı bir amca.
Gülümsüyorum...
Gün ağaracak bir kaç saat sonra
maskeler takılacak
göz yaşları silinecek ve gülümsenecek. Bu yüzden vakit geç olmadan çelişkilerimi öğütüyorum....umutlarımın içinde mücadele eden gözü pek yüreğime hayat öpücüğü veriyorum..Hükümsüz kalmasın hiçbir duygu ve us’ların derinliğinde kaybolmasın duygular
bunu inatla istiyorum..Tüm şehirler uyurken
ben
ben oluyorum; tüm şehirler uyanıkken ben de herkese benziyorum..Bir iyi geceler öpücüğüne hiç alışkın olmadığım kadar ihtiyacım var..Öyleyse değişecek her şey..İnsanlar gündüzleri sevişecek ve gün yüzlü aşklar gelecek dünyaya..insanlar gündüzleri sevişmeyi öğrenecek ve utanmayacaklar yüreklerinin çıplaklığından..Bu yüzden
herkes adına
kendi sesimden haykırıyorum ve olmasın diyorum prematüre aşklar:
“eş ruhum
nerdesin...?.... mevsimindeyim bir çiçeğin..”
Pelin Onay