Akşam güneşinde ürkek bir bekleyiş benimki
Gelecek te neyin beklediğini bilmeden attığım adımlar
Bir sevdaya kucak açıp yüreğimi sonsuz serdiğim önüne
Ama her zamanki gibi hüsrana uğramış yorgun bir savaşçı
Her biten günün ardından acı bir haykırış benimki
Çığlıklarıma sağır olan sevgiliye sesleniş : tükeniş
Ağlamaklı olan gözlerimin çevresindeki kırmızı izler
düşlerimin uçurumlarından attığım biçare bedenim
Artık sonu gelmiş haykırışlarımmı var benim
Yeter dediğim düşlerimin sonunu istediğim bir an
Anılarımın gölgesinde İstanbul şahit/liğinde bir sevdamı
Nedir beni götüren? Bilinmezliklereçaresizliğe
bir hayal perdesinde seyrettiğim kahramanmıydı?
Şimdi aniden kayboldu demek ki sadece bir düş/tü …
Düşlerin arasından geldi elimden tut/amadı ….
belki bir masalın içinden çıkan kahraman/dı
Kim bilebilir benim uçsuz dünyamın içinde neredeydi?
Ama yerini bilmeliydi o zaman belki düşler üşümezdi
benim üşüdüğüm gibi!
Evet bir gün bitti koskoca bir gün
Ne yaşandı ne bitti giden ömrümden bir bölümdü
belkide bir film karesiydi düşlerin orta yerinde
Belki de kabus/ dur bir an önce bitsin o halde
Kan revan içinde kaldı uykularım yoksa öleceğim kahırdan
Uyandırın bir an önce uyandırın lütfen / durun !!! dokunmayın …!!!
beni uyandırsın yüreğime en son dokunan !
Duymuyorsa ruhumun çığlıklarını elveda o zaman….