sitekurucusu Admin
Mesaj Sayısı : 23648 Doğum tarihi : 01/04/65 Kayıt tarihi : 17/02/08 Yaş : 59 Nerden : insanligin oldugu yerden
| Konu: 17 Pazar 2010 Ocak,Günün Hikayesi,Son Yaprak Paz Ocak 17, 2010 7:30 am | |
| 17 Pazar 2010 Ocak,Günün Hikayesi,Son Yaprak Ülkenin batısındaki küçük bir mahallenin bir sokağının neredeysetamamı ressamlardan oluşmaktaydı. Bu mahallede, üç katlı bodurbir tuğla yığınının tepesinde iki kız arkadaşın stüdyoları bulunmaktaydı.Alt katlarında ise yaşlı bir ressam otururdu.Günlerden bir gün kız arkadaşlardan biri zatürree hastalığına yakalandı.Genç kız günden güne eriyordu. Bir gün, arkadaşı resim yaparkeno da yatağında pencereden dışarı bakıyor ve sayıyordu...Geriye doğru sayıyordu; "Oniki" dedi, biraz sonra da "onbir"; arkasindan"on", sonra "dokuz"; daha sonra, hemen birbiri ardina "sekiz" ve "yedi".Arkadaşı merakla dışarı baktı. Sayılacak ne vardı acaba?Görünürde sadece kasvetli, bomboş bir avlu ile altı yedi metre ötedekituğla evin çıplak duvarı vardı. Budaklı köklerinden çürümüş,yaşlı mı yaşlı bir asma, tuğla duvarın yarı boyuna kadar tırmanmıştı.Dönüp arkadaışna "Neyin var?" diye sordu. Hasta kız fısıltı halinde" altı" dedi."Artık hızla düşüyorlar. Üç gün önce neredeyse yüz tane vardı.Saymaktan başıma ağrı giriyordu. Ama şimdi kolaylaştı.İşte biri daha gitti. Topu topu beş tane kaldı şimdi.""Beş tane ne?" diye sordu arkadaşı. "Yapraklar, asmanın yaprakları.Sonuncusu da düşünce, ben de mutlaka gideceğim. Hissediyorum bunu."Arkadaşı ona saçmalamamasını söyleyip içmesi için çorba götürdü.Fakat o: "İşte bir tanesi daha gidiyor. Hayır, çorba filan istemiyorum.Bununla geriye dört tane kaldı. Hava kararmadan sonuncusunun da düştüğünügörmek istiyorum.. Ondan sonra ben de gidecegim." diyerek cevap verdi.Genç kız uykuya daldığında arkadaşı da alt katta ki yaşlı ressamaziyarete gitti. Bu sırada yaprak olayını da anlattı yaşlı adama.Yukarı çıktığında arkadaşı uyuyordu. Ertesi sabah hasta kız hemenarkadaşına perdeyi açmasını söyledi. Ama hayret! Hiç bitmeyecekmişgibi gelen upuzun gece boyunca aralıksız yağan yağmur ve şiddetle esenrüzgârdan sonra, bir asma yaprağı hâlâ yerinde duruyordu.Sapına yakın tarafları hâlâ koyu yeşil kalmakla birlikte, testere ağzı gibitırtıllı kenarlarına ölümün ve çürümenin sarı rengi gelmiş olan yaprak,yerden altı yedi metre yükseklikteki bir dala yiğitçe asılmış duruyordu."Bu sonuncusu" dedi hasta kız."Geceleyin mutlaka düşer diye düşünmüştüm.Rüzgârı duydum. Bugün düşecektir, o düştüğü an ben de öleceğim."Ağır ağır geçen gün sona erdiğinde onlar, alacakaranlıkta bile, asmayaprağının duvarın önünde sapına tutunmakta olduğunu görebiliyorlardı.Derken şiddetli yağmur tekrar başladı. Hava yeteri kadar aydınlanıraydınlanmaz, genç kız hemen perdenin açılmasını istedi. Asma yaprağıhâlâ yerindeydi. Genç kız, yattığı yerden uzun uzun yaprağı seyretti. Sonraarkadaşına seslendi. "Münasebetsizlik ettim. Benim ne kötü bir insanolduğumu göstermek istercesine, bir kuvvet o son yaprağı orada tuttu.Ölümü istemek günahtır. Şimdi biraz bana çorba verebilirsin." dedi.Akşamüstü gelen doktor ayrılırken; şimdi alt kattaki bir hastayabakmam gerekiyor. Yaşlı bir ressammış sanırım. O da zatürree.Yaşlı adamcağız çok ağır bir durumda, kurtulma umudu yok amadaha rahat eder diye bugün hastaneye kaldırılıyor dedi.Ertesi gün doktor : "Tehlikeyi atlattınız, siz kazandınız." dedi.O gün öğleden sonra arkadaşı artık iyileşmiş olan arkadaşına alt kattakiyaşlı adamı anlattı. Yaşlı adam iki gün hastanede yattıktan sonra ölmüş.Hastalandığı günün sabahı kapıcı onu, odasında sancıdan kıvranırkenbulmuş. Pabuçları, elbisesi baştan aşağı sırılsıklam, her yanı buz gibi birhaldeymiş. Öyle korkunç bir gecede nereye çıktığına akıl sır erdirememiştikimse. Sonra, hâlâ yanık duran bir gemici feneri, yerinden sürüklenesürüklene çıkarılmış bir portatif merdiven, bir de üstünde birbirinekarışmış sarı, yeşil boyalarla bir palet ve sağa sola saçılmış bir kaç fırçabulmuşlar. O zaman o son yaprağın sırrı da çözüldü. Rüzgâr estiği zamanbile yerinden oynamayan yaprak, yaşlı ressamın şaheseriydi. Yaşlı adam,son yaprağın düştüğü gece oraya bir yaprak resmi yapıp yapıştırmıştı. | |
|