Oğlum!! Ustan nerede,dedı adam.
-İçerde beyamca kefen biçiyor,dedi çırak.
Adam dükkana girdi,içersi hiç de derli-toplu bir yer değildi.Köşede beyaz,pamuklu kumaşlar top top yığın halinde duruyor,beton zemınde bez parçaları dağınık vaziyetteydi. Açık kapıdan esen serin rüzgar çaput,iplik parçalarını savuruyordu havaya.Ortada ne bir model ne katolog ne de dıger reklam türü yayınlar vardı. Adam kaput bezlerinin arasında kaybolmuş Osman Efendiye dogru yöneldi.
-Selamünaleykum Osman usta ,dedi.
Osman usta burnuna kadar düşmüş gözlükler üzerinden adama baktı, hiç de memnun olmamışcasına yüzünü ekşitti ve elindeki makasıyla işine kaldıgı yerden devam ettı.
-Ne O? ne zamandan beridir Allah'ın selamı alınmıyor Osman usta, dedı adam.
-Sen önce rahmetli için biçtiğim kefen parasını öde de sonra selam konusunu düşünürüz ,dedı usta.
-Bu ne hız bu ne telaştır osman usta, daha rahmetlinin kırkı bile çıkmamışken senin yaptıgın dünyalıga da bak hele, dedı adam.
-Rahmetli baban iyi adamdı ama senin yüzünden borçlu gitti zavallı,şimdi azapta çekiyordur mezarında. Kırkı çıkmadı ama bu işin cılkı çıktı, dedi usta.
-Sen de cok abartıyorsun usta, alttarafı kefen degıl mı bu?Ne modası vardır ne modeli. Adı üstünde kefen, sararıp dagılacak, çürüyecek işte.
-Dogrudur bizim meslegin esasıdır bu, ne model kullanılır ne de moda takıp edılır, ömründe bir sefer giyersin ve hic üzerinden çıkartmassın, dedı usta.
-Sende hiç esnaf anlayışı yok be usta, artık herkes vadeli iş yapıyor, 12 aya varan taksitle kefen satıldıgını duydum, fetvasını bıle vermıs hocalar, bizde cep var da ne degişti sanki içinde para olmadıktan sonra, orada bezler arasında kaybolacagına cıkta gelısmelere bır kulak ver, hakkında dedıkodular da var, diyorlar ki;osman ustanın kefenleri kalitesizmiş.
Osman usta bu söze cok sınırlendı.
-Sümme haşaaa! Benım kefenlerim tamamen bırıncı kalıte pamuklu kumastandır kolay kolay çürümez, neme, ıslaga, rutubete dayanıklıdır, börtü böcek kolay kolay ıcıne gıremez
-Tamam tamam kızma ınandım usta, ben söyleyenlerin yalancısıyım, buraya rahmetlinin kefen parasını ödemeye geldim, biliyorum belki beni kınayacaksın belki eskiden ne güzel adetlerımız var diyeceksın kenarda köşede kefen parası olurdu falan diye, öyle olmuyor be usta gecım derdı bacayı sarmısken, bogazıma zor yetırıyoruz ama borc borctur dıyerek parayı ustanın elıne sıkıştırdı.
Adam dükkandan çıkmıs evıne dönerken sadece fakirlerin, garıplerın degıl nice devlet adamlarının, sanatcıların ve daha nıce büyük insanlarının bir kefen parası bile bulamadan bu dünyadan göçtüklerını düşünüyordu